İlk giriş için bence gayet iyi bir sözcük. Bulmakta çok zorlanmadım. :) Sonuna üç nokta da koydum ki bitmediği aksine bir başlangıç olduğu ve devamının geleceği anlaşılsın diye. Hem üç nokta kullanmayan yazar mı olurmuş diye. Farkındaysanız kendimi yazar bile ilan ettim.
Merhaba ...
Arapça bir sözcükmüş. Rahat ol, gevşe gibi bir anlamı varmış, öyle diyor Hazreti Google amcamız. O zaman hep beraber merhaba olalım. Niye ise bu kelimenin ardında bir Ahmet Kaya sesi tınlıyor kulağıma. Hani var ya, hani diyor ya, "Yağmur yağsın isterdim bu sabah, merhaba soylu sevdam merhaba" işte öyle,
MERHABA...
Şu satırlar yıllar öncesinden tasarlandı da, anca bir Ankara akşamında durduk yere, bir gazete ofisinde haber kokusuna karışan sigara dumanı ile klavye tuşu sesleri arasında yazılabildi. Beni bilenler bilirler, kırmızı defterlerimi benden iyi bilirler. Ve buradan o kırmızı defterlerden çıkan notları yazacağım. Canım istemeyecek yazmayacağım.
Ama en azından şimdilik hadi merhaba olalım...
Dip Not: İşte o Ahmet Kaya şarkısı:
Giriş, yazı düzeni, arkaplan ve yazıların renk düzeni gayet yumuşak ve hoş bir hava oluşturmuş. Zamanla, konuların artması ile birlikte popüler ve bilgi dolu bir blog olacağından hiç şüphem yok aynı düzen ve güzellikte anlamlı ve değerli paylaşımlarda bulunman dileğimle :)
YanıtlaSil